15 Ekim 2010

mavi kuş...

"Bu  hayat senin dedi bir gün bir bilge kişi. Sen de  nereden çıktı dedi adam,  ne  kadar da  ukala  görünüyorsun. Bu  hayat   senin   diye yineledi  bilge,   kendini  kandırma  boşuna,  baksana daha  mavi  kuşun  anlamını  bilmiyorsun.  Adam  bilgisayarının  sözlük  programına  girdi,  bu  onun hayatının  lügatıydı...Mavi kuş!...Mavi kuş...Hayret  böyle  bir  kelime  yoktu.
Sonra deniz kabuğu,  gözyaşı... Bunların  hiç  biri  lügatinde  yoktu...Olsun, dedi,  yine de bu hayat benim  değil!...Baksana   her  sabah  çayımı  içtiğim  fincan  aynı...Aynı yoldan gidiyorum  işime,  üstelik  altına  imza attğım  evrak  bile  aynı...
Aynı hayat...aynı  yüzler...aynı gözler...aynı kıskaçlar...aynı  kafesler...aynı alıntılar...aynı  emanetler...aynı maskeler...aynı  sürüler...aynı  aforizmalar...aynı  müzikler...aynı reddedişler...aynı kabullenişler...aynı  aşklar... aynı  ihanetler...aynı filmler...aynı şiirler...
Bıktım artık  alın  bu aldatmacayı  verin  benim  hayatımı..."

Hiç yorum yok: